Güncel
Ufuk Ulutaş: Zeytin Dalı Harekatı Kuzey Suriye’ye ilişkin tartışmaların seyrini ve denklemi değiştirdi
Follow @dusuncemektebi2
Akşam Gazetesi Yazarı Ufuk Ulutaş Türkiye'nin Afrin'e yönelik operasyonların bölgedeki denklemleri nasıl değiştirdiğini kaleme aldı.
Ufuk Ulutaş, Türkiye'nin Suriye'ye yönelik bir operasyon yapması El Bab operasyonuna kadar beklenmediğini iddia etti. El Bab operasyonları sonrası Türkiye'nin gücünün tahmin edilemediğini iddia eden Ulutaş bum hamlelerin bölge stratejisini değiştirdiğini yazdı.
Yazının Tamamı
Kuzey Suriye’de ÅŸimdiye kadar kurulan denklem, Türkiye’nin bu bölgede PKK’ya karşı kapsamlı bir operasyon yapamayacağı düşüncesine dayanıyordu. Türkiye’nin Rusya ve ABD’nin PKK konusundaki kısıtlamalarının Kuzey Suriye denklemini sabitleÅŸtireceÄŸi ve Türkiye’nin hareket alanının olmadığı düşünülüyordu. Çünkü Rusya Afrin hava sahasını açmazdı; ABD ise Menbiç ve Fırat’ın doÄŸusuna dokundurmazdı. En kötü ihtimalle PKK rejimle anlaşır ve bazı noktaları rejimim kontrolüne bırakıp Türkiye’nin operasyonunu engellerdi. Bu ÅŸartlar altında yapılacak bir operasyon zaten PKK gibi “sahanın en efektif örgütü” tarafından püskürtülürdü.
Bütün hesaplamalar ABD, Rusya, rejim (Ä°ran) ve PKK dinamikleri hesaba katılarak yapıldı. Fırat Kalkanı’na kadar Suriye’deki caydırıcılığı iyice aşınan Türkiye dinamiÄŸi ise ısrarla dikkate alınmadı. Türkiye’nin kararlılığı ve kapasitesi, daha da garibi söz konusu bölgenin Türkiye’den “taÅŸ atımı mesafesinde” olması yarım uzmanlar, PKK ve CENTCOM propagandistleri tarafından es geçildi.
Zeytin Dalı Harekatı Kuzey Suriye’ye iliÅŸkin tartışmaların seyrini ve denklemi deÄŸiÅŸtirdi. Daha önce dikkate alınan Rusya, ABD, rejim (Ä°ran) ve PKK dinamiklerine ait varsayımların birer birer geçerliliÄŸini yitirdiÄŸi görüldü. Rusya Afrin’den askerlerini çekerek, Kuzey Suriye’de konjonktürün Türkiye’nin karşısında durmamayı gerektirdiÄŸini teyit etmiÅŸ oldu. Rejimin kendisinin bile zar zor ayakta durduÄŸu bir zamanda PKK’yı ipten kurtaracak mecalinin olmadığı anlaşıldı. Ä°ran’ın milislerini sahaya sürmesinin, PKK karşıtı güçlerin motivasyonunu daha da artırdığı görüldü. Reklam için akıtılan milyon dolarlarla ÅŸiÅŸirilen “PKK’nın sahadaki en etkin güç olduÄŸu” balonu kısa zamanda patladı. PKK, Türk ordusuna ve ÖSO’ya karşı tel tel döküldü.
En önemlisi ise Zeytin Dalı’nın ABD’nin hesaplamaları üzerinde meydana getirdiÄŸi etkiydi. ABD Afrin’de zorunlu bir “aydınlanma” yaÅŸamak zorunda kaldı. Bu “aydınlanmanın” karar alımına ne kadar yansıyacağı hala muÄŸlak; fakat Afrin’de geçtiÄŸimiz 50 gün içerisinde yaÅŸananlar ABD’nin Kuzey Suriye hesaplamalarını altüst etti. Öncelikle PKK’nın Türkiye’nin karşısında hiçbir ÅŸansının olmadığı anlaşıldı. Hatta Türkiye destekli ÖSO’nun ÅŸimdiye kadar PKK’ya karşı mutlak bir üstünlük kurduÄŸu görüldü. Suriye’nin geleceÄŸinde devlet dışı aktörlerin deÄŸil devletlerin belirleyici olacağı ortaya çıktı. PKK’yla YPG arasındaki farklılık iddiası, Bülbül’de buharlaÅŸtı. En önemlisi ise Kuzey Suriye’de Türkiye’yi tatmin etmeden bir denklem kurmanın zorluÄŸu birinci elden gözlemlendi.
EÄŸer Türkiye ile ABD arasında bir mekanizma kuruldu ve Menbiç üzerine “olumlu” seyreden müzakereler yapılıyorsa, sebebi Zeytin Dalı’nda ortaya koyulan kapasite ve kararlılıktır. ABD Afrin’i zihninde kaybetmiÅŸ; endiÅŸesi Zeytin Dalı sonrasında Türkiye’nin kendi gündemini gerçekleÅŸtirmek için Menbiç ve ötesinde ortaya koyacağı kapasite ve kararlılık. DiÄŸer bir deyiÅŸle “Türkiye dinamiÄŸi” CENTCOM propagandistlerinin iddialarının aksine ABD’nin Kuzey Suriye’de dikkate alması gereken ilk ve en etkin dinamik olacak.
Henüz yorum yapılmamış.